Giriş Kayıt

ÜYE GİRİŞ

Kullanıcı Adı *
Şifre *
Beni hatırla

Bir hesap oluşturun

Yıldız (*) işaretli alanlar gerekli.
İsim *
Kullanıcı Adı *
Şifre *
Şifre doğrulayın *
E-posta *
E-posta doğrulayın *
Captcha *

Adnan Nur Baykal Makaleleri

Sunum Danışmanı

Sunum Fırsattır. Girişimcileri, yöneticileri, yatırımcıları ve müşterileri ikna etmek ve harekete geçirmek için bir fırsattır.
'Bilgi bende, heyecan bende, gayret bende. Çok iyi bir sunum yapmak için başka neye ihtiyacım var?' diye düşünüyor musunuz?
Sunumlarda en büyük sorun, izleyicilerin de kendiniz gibi olduğunu, sizin gibi düşündüklerini kabul etmenizdir.
Yıllar önce Lev Landa adlı bir Rus profesörün sunumunu izledim. Landa'nın çok önemli bir mesajı vardı ve bu konuda uzmanlaşmıştı:
'Karşımızdakileri de kendimiz gibi zannediyoruz. Bizim donanımıza, bizim bilgimize ve tecrübemize sahiplermiş gibi düşünüyoruz. Halbuki karşınızdakilerin anlayacağı bir şekilde onlara hitap edemezseniz, hedefinize ulaşamazsınız.'
Beyaz eşya ve ilaç kullanım kılavuzlarından yola çıktı, kanunlara kadar örnekler verdi. Bunları hazırlayanlar çok donanımlı oldukları için, bunları kullanmak zorunda olan kişilerin çok zorluklar yaşadıklarına ve hata yaptıklarına dikkati çekti. Kendisinin böyle konularda devreye girdiğini ve herkesin faydalanacağı sistemlerin hazırlanmasına yardımcı olduğunu anlattı.
Sunumlarda da bu böyle.
Sunumlarınızı hazırlarken, izleyicilerden istediğiniz neticeyi almak istiyorsanız, sunum malzemelerinizin seçiminde, bunların slaytlarda nasıl gösterileceğinin tespit edilmesinde, ikinci bir kişiye ihtiyacınız olur. Bu kişi size, hazırlayacağınız sunumun daha tesirli, daha başarılı olması için size yardımcı olur.

Devamını oku: Sunum Danışmanı

İş Hayatı Mutluluk Getirir mi?

Önce kendinizi tanımlayın:  Siz kimsiniz?

Zor bir soru. Bu soruya verilebilecek en kolay cevap şöyle olabilir:

X şirketinde çalışıyorum.

Hemen ikinci soru gelir: Göreviniz?

Y müdürüyüm.

Başka türlü geçmişinizi, tahsilinizi, kimliğinizi bir cümlede, kısa bir şekilde  dile getiremezsiniz.

Ayrıca günümüzde insanlar kimliklerini çalıştıkları işyerinde ediniyorlar, çalışma hayatları onları şekillendiriyor, onlara yeni ufuklar açıyor. Bu nedenle de kim oldukları sorulduğunda, görevlerini ve çalıştıkları işyerinin adını söyleyip, kendilerini tarif ediyorlar.

Çalıştığınız şirket ne kadar çok biliniyorsa, mevkiiniz ne kadar yüksekse, karşı tarafın size karşı tutumu da o derece değişir.

Devamını oku: İş Hayatı Mutluluk Getirir mi?

İş Etiğinin Ölçüsü

Çok sevdiğim bir arkadaşım geçen gün başından geçen bir olayı anlattı. İş etiğinin nerede başlayıp nerelere kadar uzandığını göstermesi açısından çok hoşuma gitti.

Mehmet Titiz, arkadaşımın adı. Soyadı onu tarife yetiyor. Titiz mi titiz. Öğretmen bir anne ve babanın oğlu olarak dünyaya gelen arkadaşım, küçüklüğünden beri “ Türküm, Doğruyum, Çalışkanım” telkinleriyle yetişti. Doğruluk ve dürüstlük iliklerine işledi. İcabında en büyük bankalara güvenemem, bu arkadaşıma güvenirim. O, emanete hıyanet olmayacağının canlı bir delilidir.

Devamını oku: İş Etiğinin Ölçüsü

Aile Şirketlerinde Çalışmak Zor mudur?

Aile şirketlerinde çalışan kimselerin feryadlarını duymuşsunuzdur.

‘Bir aile şirketinde çalışmak felaketine uğradım, perişan oldum’, derler. Hatta geçenlerde gazetelerin birinde bir yönetici kendini ‘aile şirketizede’ olarak tanımladı. Yani kendini aile şirketlerinde çalışmaktan zarar görmüş bir kişi olarak gösterdi.

Aile şirketlerinde çalışmak gerçekten böyle zorluklar getirir mi?

Muhakkak getirebilir. 

Aile şirketlerinde, aile fertleriyle iyi geçinemezseniz bu size sıkıntı getirebilir. Sıkıntı değil felaket bile getirebilir. Bir anda kendinizi kapının önünde bulabilirsiniz.

Çünkü aile şirketlerinde sizden uyum beklenir. Ayrıca sizden yetenekten çok sadakat ve bağımlılık beklenir.

Hele aile şirketlerinin emektarlarını, sadık bekçilerini küçümserseniz bu hiç iyi olmaz.

Aile şirketlerinde sizden, girişimcinin, aile fertlerinin ve emektarlarının sert davranışlarına göğüs germeniz beklenir.

Değer mi böyle şeylere göğüs germek?

Değebilir.

Devamını oku: Aile Şirketlerinde Çalışmak Zor mudur?

Patron Yönetici Çelişkisi Üzerine

Yönetici olmaya karar verdiniz. Kendi işinizi yapmayı düşünmediniz ve bir girişimcinin yanında yönetici olmayı tercih ettiniz.

Girişimciyle, patronla artık farklı kulvarlarda koşuyoruz diye düşünebilirsiniz.

Fakat hata yapıyorsunuz. İş o kadar basit değil.

Başarılı olursam, girişimciye para kazandırırım, o da beni takdir eder, karşılığını alırım diye düşünebilirsiniz. Bu sizin düşünceniz.

Girişimci yönetici ilişkisi o kadar zor mu?

Zorun da ötesi, çünkü bu ilişki çelişkili.

Girişimci yönetici çelişkisinin başlangıcı ‘elini taşın altına koyma’ noktasında ortaya çıkar.

‘Yönetici işler kötüye giderse alır başını gider, ben kötü sona kadar işin başında durmak zorundayım’, diye düşünür girişimci.

Devamını oku: Patron Yönetici Çelişkisi Üzerine